Ortodonti , Latice de düz anlamına tekabül eden “ortos” ve diş anlamındaki “dentos” kelimelerinin bir bileşimi olarak ifade edilir. Özet olarak ise, dişlerin çene kemikleri üzerinde estetik olarak ve görevlerini yapacak biçimde yerleştirilmesini konu alan diş hekimliği bilimidir. İlk uygulamalarına M.Ö.2000′ li yıllarda rastlanır. Yunan-Roma döneminde yaşayan “Celsus” tarafından ilk ortodonti ile ilgili yazılı kayıtlara M.S.50’li yıllarda rastlanır. Celsus, yazılı kayıtlarında parmak basıncı ile dişlerin konumlarının değiştirilebileceğini bildirmiştir.
Ortonin-Ademiortho tarih
Neden Ortodontik Bozukluklara Sahip Oluruz?
1- En büyük etken genetiktir. Aktarılan kalıtımsal özellikler; diş eksikliği, cüce diş varlığı ya da dar çene yapısı durumlarından dolayı ortodonti tedavisi ihtiyacı görülür.
2- Kötü alışkanlıklar; parmak emme, uzunca bir süre yalancı emzik/biberon kullanımı, dil/dudak emme ve kalem ısırma gibi davranışlar alışkanlığa dönüşmeye başladıkça, çene ve diş yapısında ortodontik bozukluklara sebep olur.
3- Kulak-Burun-Boğaz problemleri; burundan değil de ağızdan nefes alınması, burun ve geniz eti varlığı, bademcik iltihabı gibi sebepler, dişlerin farklı yerlere sürülmesine yol açtıkları bilimsel olarak literatürde yer almaktadır.
4- Korucu ya da önleyici hekim olanaklarından yararlanılmamış olması ya da ebeveynin bu konu da ki bilinçsizliği; süt dişlerinde ki çürüklerin, “nasıl olsa yerine yenisi gelecek” düşüncesiyle zamanında tedavi edilmeyip daha erken bir zaman da kaybı sonucu daimi dişlerin olması gereken yerde çıkmamaları.
Yukarı da sıralı sebeplerden kötü alışkanlıklar ve önleyici hekim uygulamaları, ebeveynlerin bilinçlendirilmesiyle daha etkin bir şekilde önlenebilir.
